Dünyanın bir bölgesinde dünya liderleri geleceğin “ortak refah” dünyasını inşa etmek üzere Kuşak ve Yol forumunda bir araya gelirken, dünyanın bir başka bölgesinde ise emperyalist ABD’nin “ileri karakolu” İsrail, hastane bombalayıp 500’den fazla insanı öldürüyor.
Dünyanın bir bölgesinde dünya liderleri geleceğin “ortak refah” dünyasını inşa etmek üzere Kuşak ve Yol forumunda bir araya gelirken, dünyanın bir başka bölgesinde ise emperyalist ABD’nin “ileri karakolu” İsrail, hastane bombalayıp 500’den fazla insanı öldürüyor…
Bu, aslında insanlığın önündeki iki yola işaret ediyor: Ya 150’den fazla ülkenin katıldığı Kuşak ve Yol ile “ortak refah” dünyası inşa olacak ya da emperyalist ABD-İsrail-İngiltere bloku kendi çıkarlarını koruyabilmek için dünyayı yakacak…
İki model, iki farklı gelecek
21. yüzyılın ilk çeyreği tamamlanmak üzere. İlk çeyrekte insanlığın geleceğini belirleyecek iki model karşı karşıya geldi:
1) Emperyalist ABD’nin modeli: İlk çeyrek, ABD’nin Afganistan ve Irak işgalleriyle başladı; ABD’nin Libya ve Suriye saldırılarıyla sürdü.
Emperyalist ABD bir yandan NATO’yu Ukrayna üzerinden Rusya’ya karşı genişletmeye, diğer yandan Avustralya’dan Japonya’ya uzanan bir nükleer hat ile Çin’i çevrelemeye çalışarak, saldırganlığını sürdürmek istiyor.
Ve ABD, emperyalist çıkarlarını koruyabilmek için Çin’e ticaret savaşı açıyor, İran ve Venezüella başta, Türkiye de dahil, onlarca ülkeye yaptırım uyguluyor; teröristleri destekliyor, finansal operasyonlar yapıyor, suikastlar düzenliyor…
2) Küresel Güney’in modeli: İlk çeyreğin ikinci bölümü, 2013’te ilan edilen Kuşak ve Yol ile Küresel Güney’in modelini insanlığın önüne getirdi: Birlikte, kazan-kazan ile ortak refaha doğru…
Çin’in liderlik ettiği Kuşak ve Yol, 10 yılda dünyanın dörtte üçünü kapsayan bir işbirliği modeli oldu: Çin, 150’den fazla ülke ve 30 uluslararası kuruluşla 200’den gazla Kuşak ve Yol işbirliği anlaşması imzaladı. Kuşak ve Yol, 1 trilyon dolarlık yatırımı harekete geçirdi, 3 binden fazla işbirliği projesine ulaştı, 40 milyon insanı şimdiden yoksulluktan kurtardı ve Küresel Güney ülkelerine kalkınma fırsatı sağladı.
Kısacası bu model, Asya’dan Afrika ve Güney Amerika’ya kadar ezilen dünya için emperyalizm çağında ayağa kalkma fırsatı oldu.
Yükselen Asya, Afrika ve Güney Amerika
Dünya şimdi bu fırsatı ABD’nin emperyalist küreselleşmesine karşı Küresel Güney’in ekonomik küreselleşmesi olarak değerlendiriyor ve bölgesel işbirliği modelleri ile hakkını arıyor:
Afrika, “beyaz efendiyi” sırtından atarak ekonomik bağımsızlığı için ayağa kalkıyor.
Güney Amerika, Kuzey’in emperyalist darbeler dönemini bitirerek soldan nefes alıyor.
Asya, Şanghay İşbirliği Örgütü merkezli olarak Asya’da büyük barışı sağlıyor.
Küresel Güney, BRICS başta ekonomik organizasyonların etrafında kenetlenerek emperyalist sömürüye karşı kendi alternatifini kuruyor; ulusal ekonomileri ve ulusal paraları güçlendiriyor.
Ortadoğu normalleşiyor: Suudi Arabistan İran’la, Arap Birliği Suriye’yle, Körfez ülkeleri İran’la normalleşiyor.
Kısacası, ABD’nin tek kutuplu dünyası yıkılırken, çok kutuplu/çok merkezli bir dünya inşa oluyor…
Ortak refah geleceği
İşte İsrail’in ABD destekli Filistin saldırganlığı, oluşmakta olan bu çok kutuplu dünya karşısında mevcudu koruma hamlesidir; ancak nafile hamledir…
Kurallarını ABD’nin yazdığı düzen artık sürdürülemez; kuralların kolektif yazılacağı dünya düzeni adım adım geliyor…
Küresel Güney, 10. yılı geride kalan Kuşak ve Yol’u daha da geliştirerek, insanlığın “ortak refah” çıkarlarının sağlandığı bir geleceği kazanacak…
Kaynak Çin Uluslararası Radyosu/ Mehmet Ali Güller
www.ekonomigundemi.com.tr