Trend Micro’nun yenilikçi çözümleri ve çok katmanlı güvenlik stratejisi, üretim, enerji ve kamu hizmetleri gibi kritik sektörlerde OT sistemlerini yeni nesil tehditlere karşı koruyor.
Dijital dönüşüm, üretimden enerji sektörüne, su ve sağlık hizmetlerinden kamu altyapılarına kadar pek çok kritik alanda hızlı bir değişim yaratıyor. Özellikle operasyonel teknoloji (OT) güvenliğinin önemi, IT ve OT sistemlerinin giderek daha fazla entegre olduğu bir dünyada daha belirgin hale geliyor. Bu entegrasyon, akıllı fabrikalar, endüstriyel nesnelerin interneti (IoT) projeleri gibi yenilikçi yaklaşımların hayata geçmesini sağlarken, OT sistemlerini siber tehditlere daha açık bir duruma getiriyor. Bu bağlamda OT güvenliği; sadece operasyonel devamlılığı değil, aynı zamanda çalışanların güvenliğini ve altyapıların çevresel risklerden korunmasını sağlamak adına kritik bir zorunluluk haline geliyor.
Trend Micro Akdeniz Ülkeleri ve Orta Asya Bulut Çözümleri İş Geliştirme Müdürü Burak İnce, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Dijital dönüşümle birlikte OT sistemlerinin daha fazla tehdit altında olduğu bir dönemdeyiz. OT güvenliği, yalnızca operasyonel devamlılık sağlamak için değil, aynı zamanda kritik altyapıların ve çalışan güvenliğinin korunması için de elzem hale geldi. Trend Micro olarak, OT güvenliği çözümlerimizi gelişmiş tehdit istihbaratımızla birleştirerek, müşterilerimize güvenli bir üretim ortamı sunuyoruz. Özellikle TXOne ile geliştirdiğimiz sanal yama teknolojisi sayesinde OT cihazlarını en güncel tehditlere karşı koruyarak, operasyonel teknolojide güvenliği yeni bir seviyeye taşıyoruz” dedi.
OT güvenliği, OT ortamlarında bulunan cihazların, ağların ve altyapıların güvenliğini sağlamak için uygulanan teknolojik ve organizasyonel önlemlerden oluşuyor. Operasyonel teknoloji, üretim makinelerinden enerji dağıtım şebekelerine, sağlık sektöründeki cihazlardan su arıtma tesislerine kadar geniş bir alanda kullanılıyor. OT sistemleri, fiziksel cihazların kontrolünü ve izlenmesini sağlıyor ve her bir sektör için farklı öncelik ve gereksinimlere göre özelleştirilmiş güvenlik çözümlerine ihtiyaç duyuyor.
OT güvenliği, bu sistemlerin kesintisiz ve güvenilir bir şekilde çalışmasını sağlıyor. Ancak bu güvenliğin sağlanması, karmaşık bir süreç olarak öne çıkıyor. OT ortamları, bilgi teknolojilerinde yaygın olarak kullanılan Ethernet tabanlı bağlantıların dışında, farklı protokoller ve özel iletim yolları kullanılıyor. Üstelik OT sistemlerinde kullanılan cihazlar genellikle çok sayıda farklı üreticiden tedarik ediliyor ve eskiyen işletim sistemleri veya yazılımlar, düzenli olarak güncellenmeyen güvenlik yamalarına sahip olabiliyor. Bu da OT güvenliği için ek zorluklar ortaya çıkarıyor.
OT sistemlerine yönelik siber tehditler her geçen gün artıyor
Siber suçlular, OT sistemlerinin karmaşıklığından ve eskiyen güvenlik önlemlerinden faydalanarak bu sistemleri hedef alabilecek çeşitli saldırılar geliştirdi. Özellikle ICS ve SCADA sistemlerine yönelik LockerGoga, Snake/Ekans gibi zararlı yazılımlar, doğrudan OT altyapılarını hedef alıyor. Üstelik, Shodan gibi IoT arama motorları sayesinde, internete bağlı OT cihazlarının izini sürmek ve güvenlik açıklarını keşfetmek daha kolay hale geldi. Bu, OT sistemlerinin siber saldırılara karşı her zamankinden daha hassas olmasına neden oluyor.
Siber saldırıların OT sistemlerinde yaratabileceği zararlar, üretim süreçlerinin durması, maliyetlerin yükselmesi ve en kötü senaryoda insan hayatının tehlikeye girmesi şeklinde ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Ayrıca, eski işletim sistemleri ve yazılımlar, güncellemelerin uygulanamadığı durumlarda güvenlik açısından önemli riskler içerir. Üreticiden izin alınmadığı sürece, bu sistemlere yapılan müdahaleler garanti geçersizliği sorunlarını da beraberinde getiriyor.
Trend Micro, yenilikçi çözümleriyle OT sistemlerinin güvenliğini sağlıyor
Trend Micro, OT güvenliği alanında sunduğu kapsamlı çözümlerle üretim tesislerinden kamu hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede OT sistemlerinin korunmasını sağlıyor. Moxa ile yapılan TXOne ortaklığı kapsamında geliştirilen OT güvenlik ürünleri, OT ortamlarının özel ihtiyaçlarını karşılıyor. Bu çözümler, özellikle eski sistemlerin korunması için sanal yama teknolojisini kullanarak güvenlik açıklarını kapatıyor ve sistemlerin güncel siber tehditlere karşı güvenliğini sağlıyor.
Trend Micro’nun sanal yama teknolojisi, eski işletim sistemlerine sahip OT cihazlarını koruyarak, güvenlik açıklarının saldırganlar tarafından kullanılmasını engelliyor. Bu teknoloji, yalnızca belirli güvenlik açıklarını kapatmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm bir güvenlik açığını tamamen güvence altına alıyor. Üstelik, Trend Micro’nun küresel güvenlik araştırmacılarından oluşan Zero Day Initiative (ZDI) platformu, dünya genelindeki güvenlik açıklarının ilk tespit edildiği yerlerden biri olarak öne çıkıyor ve Trend Micro kullanıcılarına sıfır gün saldırılarına karşı güçlü bir koruma sunuyor.
Neden Trend Micro?
Trend Micro’nun OT güvenliği çözümleri, çok katmanlı bir güvenlik stratejisi ile OT ortamlarındaki en karmaşık tehditlere karşı etkin bir koruma sağlıyor. E-posta güvenliği, güvenlik duvarı, ağ segmentasyonu, mikro segmentasyon ve sanal yama teknolojileri gibi özellikleri bir arada sunarak OT sistemlerinin fidye yazılımları ve diğer siber tehditlere karşı korunmasına olanak tanıyor.
Trend Micro’nun kapsamlı OT güvenlik çözümleri, güvenlik ekiplerine OT ortamlarının tüm tehdit durumlarına dair merkezi bir izleme imkanı sunuyor. Bu sayede, güvenlik uzmanları anlık tehditleri takip ederek zamanında önlem alabiliyor. Trend Micro’nun uzmanlığı ve geniş ürün portföyü, OT güvenliği ihtiyacı duyan tüm işletmelerin siber tehditlere karşı etkili bir savunma oluşturmasına olanak tanıyor.
SANAYİ HABER AJANSI
www.ekonomigundemi.com.tr