TBMM Başkanı Kurtulmuş: Demokrasinin en büyük düşmanı imtiyaz ve istisnalardır

Anlara, 10 Ekim (Hibya) – Türkiye Büyük Milelt Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Gazi Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Programı’nda konuştu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Demokrasinin en büyük düşmanı imtiyaz ve istisnalardır
Yayınlama: 10.10.2024
4
A+
A-

TBMM Başkanı Kurtulmuş'un konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Bir ülkenin en büyük gücü devletiyle milletinin bütünleşmesidir. Bunu sağlayacak önemli altlıklardan birisi hiç şüphesiz hukuk sistemi ve bunun en üst normu olan anayasadır.

Herhangi bir ülkenin ne kadar demokratik olduğunu anlayabilmek için 4 tane siyasal metni önünüzü almanız kafidir. Bunlardan birisi anayasadır, birisi Meclislerin iç tüzüğüdür. Bir diğeri siyasi partiler yasasıdır, bir diğeri ise seçim yasasıdır.

Bu 4 hukuk metni Türkiye’de eş zamanlı olarak umut ediyorum ki daha demokratik hale getirilebilir ve halkla devlet arasındaki bütünleşme tam anlamıyla sağlanabilir.

Ekonomik, siyasi, toplumsal ve hukuki reformlar çerçevesinde anayasanın ele alınması ve bu reform sürecinin önemli bir aparatı olarak görülmesi gerekmektedir.

Bu çerçevede herkesin fikrini ortaya koyacağı, açık ve şeffaf bir sürecin yönetilmesi sağlıklı bir tatışma ortamının ortaya koyulması, müzakerelerinde gerçek bir şekilde sonuç alıcı bir şekilde yönetilmesi şarttır.

Ümit ediyorum ki böyle bir sürecin açılması Türkiye’de anayasa tartışmalarının sadece anayasa metni tartışmasından ibaret olmadığı Türkiye’de reform ihtiyacı yeni dönemde Türkiye’nin daha güçlü bir yapıya kavuşması için şart olduğunu ortaya koyacak.

Bu müzakerelerinin yapılacağı yer tabii ki toplumun bütün kesimleridir. Ama sonuçta bütün bu toplumsal birikimlerin üzerinde karar verecek olan yer tartışmanın somut hale getirileceği yer TBMM’dir

Anayasa’da aslolan milletin ihtiyaçlarının dile getirilmesidir. Bu Anayasanın mutlaka imtiyaz ve istisnaları ortadan kaldırması lazım.

Demokrasinin en büyük düşmanı imtiyaz ve istisnalardır. İmtiyaz ve istisnalar seçkinci gruplara ya da bir takım avantajlı gruplara kamunun gücünü aktarmak demektir.

Dolayısıyla bu anayasa yapım sürecinde istisna ve imtiyazların ortadan kaldırılması ve tam manasıyla demokratik kuralların herkes için eşit adil demokratik kuralların ortaya koyulması ve bu çerçevede demokratik kurumların da millet egemenliği anlayışı çerçevesinde yeniden gözden geçirilmesi gerekir.”


www.ekonomigundemi.com.tr

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.