Son zamanlarda, bazı jeopolitik çatışmalar, özellikle yeni bir tur İsrail-Filistin çatışması ve iki yıldan fazla süren Rusya-Ukrayna çatışması, askeri mücadelelere dönüşmüştür. Bu durum, bazı ülkelerin ulusal güvenlik bahanesiyle kalkınma yerine güvenlik odaklı bir yaklaşımı benimsemesine, ekonomik küreselleşmeyi baltalamasına ve kendi veya grubunun çıkarlarını korumaya yönelik eğilimler göstermesine neden olmuştur.
Son zamanlarda, bazı jeopolitik çatışmalar, özellikle yeni bir tur İsrail-Filistin çatışması ve iki yıldan fazla süren Rusya-Ukrayna çatışması, askeri mücadelelere dönüşmüştür. Bu durum, bazı ülkelerin ulusal güvenlik bahanesiyle kalkınma yerine güvenlik odaklı bir yaklaşımı benimsemesine, ekonomik küreselleşmeyi baltalamasına ve kendi veya grubunun çıkarlarını korumaya yönelik eğilimler göstermesine neden olmuştur. Yakın zamanda sona eren 3. “Demokrasi: Tüm İnsanlığın Ortak Değeri” Uluslararası Forumu'nda, bazı katılımcılar güvenlik odaklı yaklaşımlara karşı uyanık olunması, küresel çok kutuplu kalkınmayı hızlandırılması ve uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesinin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.
Katılımcılar, sözde “güvenlik kavramı”nın askeri çatışmalara yol açmanın yanı sıra gıda ve nakliye krizleri gibi ikincil felaketlere de sebep olduğunu belirtti. Ayrıca, bazı ekonomik ve sosyal faaliyetlere gereksiz yere ulusal güvenlik etiketi yapıştırıldığını, örneğin ABD'nin TikTok'u sansürlemesi gibi, ele aldılar. Bu genişleyen güvenlik anlayışının, egemen devletler ve devlet grupları arasındaki rekabetten kaynaklandığına dikkat çekti.
Katılımcılar, kalkınma kavramına sadık kalmanın, küresel çok kutuplu kalkınmayı teşvik etmenin ve uluslararası siyasi ve ekonomik düzene pan-güvenlik yaklaşımının oluşturduğu olumsuz etkileri demokratikleştirme yoluyla azaltmanın önemini vurguladı. Çin tarafından önerilen Küresel Kalkınma Girişimi, dünya sorunlarını çözmek ve kalkınmayı desteklemek için bir çözüm sunuyor. Bu girişim, politik fikir birliği oluşturmayı, kalkınma ve iş birliği için ortak platformlar yaratmayı, deneyim paylaşımını ve karşılıklı öğrenmeyi teşvik etmeyi ve işbirliğine dayalı kalkınmayı güçlendirmeyi hedefliyor. Çin, kendi kalkınmasını ilerletirken diğer gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarına da destek olma konusunda kararlıdır ve küresel kalkınma girişimlerini güçlü bir şekilde ilerletmek ve insanlığın ortak kaderini paylaşan bir topluluk oluşturmak için uluslararası toplumla işbirliğini derinleştirmeye hazırdır.
www.ekonomigundemi.com.tr