Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) seçim beyannamesini MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz açıkladı. Durmaz, beyannamede 3 ana tema olduğuna dikkat çekti.
Durmaz, ''Beyannamemizin 3 ana temasından birincisi yeni tehditler ve Türkiye'nin bekası konusudur. İkinci ana temamız, üretken belediyecilik vizyonumuzdur. Üçüncü ana temamız ise afet ve krizlere hazırlıklı, çevre dostu güçlü şehirlerdir.'' dedi.
Durmaz'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Vazgeçilmez yeminle Türk milletine hizmet yolundaki 55 yıllık siyasi mücadelesinin her aşamasını mukaddes bilen, milletimizin her bir mensubunu önemli ve değerli gören, lider ülke Türkiye ülküsüyle durmaksızın ilerleyen ülkesi ve milleti için çalışma azmini nimet, çabayı ise ibadet telakki eden Milliyetçi Hareket Partisi olarak Cumhuriyetimizin 100. Yılında tarihin üzerimize yüklediği inkar edilemez sorumluluğu yerine getirmek yegane arzumuzdur.
Hedefimiz milli ve manevi değerler ekseninde şekillenen ahlaki ilkeleri öne alan ve değer merkezli bir belediyecilik anlayışı ortaya koyarak Türk ve Türkiye Yüzyılı’nn arifesinde üzerimize koşarak gelen asra Türk mührünü vurmaktır.
Hiç şüphe yok ki; Cumhuriyetimizin ikinci asrının ilk yılı olan 2024'te; Türkiye yeni bir Mahalli İdareler Seçimleri tecrübesi yaşayacak ve milletimiz 14 Mayıs ve 28 Mayıs'ta gösterdiği iradeyi tekrarlayarak 'Türk Asrı'na giden tarihi yolu altın harflerle yazacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi ülke genelinde sağlanan siyasi istikrara yerel yönetimlerin de katılmasını; Türkiye Yüzyılı hedeflerine ivedi şekilde ve selametle vasıl olabilmenin itici gücü olarak görmektedir. Merkezden yerele tek yürek olmuş Türkiye'nin önümüzdeki asra damga vuracağından şüphe yoktur.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak dikkat kesildiğimiz bir diğer husus aile, toplum ve örfümüze karşı yürütülen yıpratma politikaları ve bizi biz yapan değerlerin ağır bir kuşatma altında olmasıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi, aile kurumu başta olmak üzere, milli ve manevi değerlerimizin küresel bir saldırı altında olduğu gerçeğine dikkat çekmekte, gerçekleştirilen saldırının sadece ülkemizle ilgili olmadığını, tüm toplumları tehdit eden saldırılara dönüştüğünün altını çizmektedir.
Ülkemizde deprem riskinin yanında, iklim değişikliğinden kaynaklı yaşanan taşkın ve kuraklık gibi doğal afetleri, ortadan kaldırmak için kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler ertelenemeyecek bir zorunluluktur.
Ayrıca imar ve inşa işleri yapılmak zorundayken tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri korumak geçmişin günümüze ve geleceğe taşınması açısından kritik öneme sahiptir.
Belediye hizmetlerinde tam anlamıyla etkinlik ve verimliliği sağlayacağız. Yerel ekonomiye kaynakların, kazandırılmasını ve şehrin istifadesine sunulmasını temin edeceğiz.
Şehrin ihtiyaçları ve yeni teknolojik gelişmeler doğrultusunda yeni sanayi bölgeleri oluşturacağız.”
SANAYİ HABER AJANSI
www.ekonomigundemi.com.tr