SÜMEYYE YALÇIN- 03.10.2023 – HİBYA – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 28. Dönem 2. Yasama Yılı’nda partisinin ilk grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Bu yasama dönemimin ülkemiz için, insanlarımız için hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Şundan herkesin emin olmasını diliyorum. Biz CHP olarak görüşü kimliği ne olursa olsun, adalet isteyen huzur isteyen herkesin yanında olacağız. Bizde ayrılık gayrılık yoktur.
Pazar günü Ankara'da bir terör saldırısı oldu. Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Kayseri'de şehit edilen veteriner kardeşimize de Allah'tan rahmet diliyoruz. Teröre karşı mücadele etmek insanlık görevidir.
Pazar sabah İçişleri Bakanı'nı arayıp bilgi aldım. İvedilikle olay müdahale eden polis teşkilatına teşekkür etmek de bizim görevidir. Ayrıca İçişleri Bakanı'na uyuşturucu baronlarına karşı verdiği mücadeleden ötürü tebrik ettim. Dün acı bir haber aldım. Yusuf Kerim 6 yaşındaydı onu kaybettik; ona da Allah'tan rahmet diliyorum.
Kadın erkek eşitliğini kurultaya götüreceğim. Bir kadın, bir erkek fermuar sistemi gelecek. Kadınların siyasete girmesinin önündeki engelleri kaldıracağım. Kadın kardeşlerimden destek bekliyorum. Bir kadın devrimini gerçekleştireceğiz.
Siyaset sorunları çözme sanatıdır. Siyasetçi belli bir makama geldikten sonra zenginleşmişse bilin ki o kendisine hizmet etmiştir. Kim dün yüzükten bahsedip bugün 13 uçakla geziyorsa bir sorunumuz var demektir.
Bu Meclis'e ben Gazi Meclis demiyorum, Gazi Meclis, Kurtuluş Savaşı'nı yürüten meclistir. Bu meclis, AK Parti ve MHP'li vekillerin el kaldırıp indirdiği meclistir.
Ahlaki ve siyasi bir meşrutiyeti olmayan iktidara karşı mücadele veriyoruz. Yarış, eşit koşullarda verilir. Bir Japon atasözü var: 'Pirincin içindeki siyah taşlardan korkma beyaz olanlardan kork.'
Erdoğan sivil bir anayasa yapalım diye konuşma yaptı. Erdoğan gerçekten adaletten yana mı? Erdoğan gerçekten demokrasiden yana mı?
Düşüncesini açıkladı diye hapishaneler dolu. Anayasa'nın 25, 26 ve 27'nci maddelerinde düşünce ve ifade özgürlüğünü ifade ediliyor. Düşüncesini ifade ettiği için bir kişi içerdeyse bu anayasa askıda demektir. Merdan Yanardağ, gazeteciler, avukatlar, askerler niye içerde?
Erdoğan'ın kafasında şu var. Biz buradan yola çıkıp nasıl kandırırız diyor ama biz Milliyetçi Hareket Partisi değiliz. Anayasa madde 28, basın hürdür sansür edilemez. Devletin bankaları ilanları kime veriyor? Demokrasiden, özgürlükten yana olan bir gazeteye, haber sitesine ilan veriyor mu?
RTÜK tam bir infaz kurumu. İlanlar havuz medyasına gidiyor. RTÜK havuz medyası dışında bir infaz kurumu gibi çalışıyor. Anayasa'daki basın maddesi hayata geçirilmiyor.
Anayasa'da yürüyüş ve gösteri hakkı var. Cumartesi anneleri; evladının, eşinin mezarının nerede olduğunu öğrenmek için bir araya geliyor ama bu annelere ters kelepçe vuruluyor.
Bu annelerin taleplerini neden dilemiyorsunuz? Bana demokrasiden bahsediyorlar, sen onu benim külahıma anlat.
Anayasa çocuğun korunması ve eğitim hakkını garanti altına alıyor. Öğrencilere bedava yemek vereceklerdi. Şubat ayında bu açıklandı ama 8 Eylül'de başka bir açıklama yapıp sadece deprem bölgesinde çocuklara yemek vereceklerini açıkladılar.
Sen tasarruf yapacak başka bir şey bulamadın mı? 3-6 yaş çocuk eğitiminde 7 milyon çocuğun yeteri kadar beslenemediği yine devletin açıklaması olarak yansıdı.
Anayasa'da diyor ki kimse eğitim hakkından mahrum bırakılamaz. Çocukların okuma ve beslenme hakkı var ama bu hakkı vermiyorlar. Şanlıurfa'da 70-80 kişilik sınıflar var bu sınıflarda öğretmen öğrenciyle nasıl ilgilenecek?
Madde 45, çiftçinin korunmasıdır. Böyle bir kanun var. Çiftçiye her yıl bütçeden milli gelirin yüzde 1'i oranında pay verilir diyor. Hiçbir zaman bu işçiye verilmedi. Sen olan kanuna uymuyorsun, gel beraber demokratik bir anayasa yapalım diyorsun.
Diyor ki, mülakatı mülakat gibi yapacağız. Demek ki o zaman daha önce düzgün mülakat yapmamışlar. Anayasa sendika kurma hakkı veriyor.
Sendika kuruyorsunuz ama kapının önüne konuyorsunuz. Saraydaki zat da bana diyor ki, gel seninle demokratik bir anayasa yapalım. Ben işçinin, alınteri dökenin yanında duracağım.
Madde 55, ücret emeğin karşılığıdır, devlet gerekli tedbirleri alır diyor. Asgari ücret 11 bin 402 lira, bir insanın hayatta kalması için yapması gereken harcama 17 bin lira. Yetim kız çocuğu aylığı 1805 lira. İnşaat sektöründe çalışanların yüzde 70'den fazlası asgari ücretle çalışıyor.
Can Atalay hala tutuklu. Milletvekili olabilirsin dediler ama hapisten çıkarmıyorlar ve Yargıtay kalktı ceza verdi. Bu hukuku katletmektir. Bunu yapanlar yeni anayasa için kapımıza gelmesinler.”
SANAYİ HABER AJANSI
EKONOMİ GÜNDEMİ