İstanbul, 16 Ağustos (Hibya) – Gedik Yatırım’ın raporuna göre Temmuz’da harcama artışı güçlü, vergi gelirlerinde kısmen yavaşlama var.
Gedik Yatırım, merkezi bütçenin Temmuz’da 97 milyar TL açık verirken, 12-aylık birikimli açık 1,78 trilyon TL’ye yükseldiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“2023’ün temmuz ayında 48,6 milyar TL fazla veren merkezi bütçe, 2024’ün aynı ayında 96,8 milyar TL açık verirken, geçen seneki 86,3 milyar TL’lik faiz dışı fazlaya karşılık bu sene 4,2 milyar TL faiz dışı açık verildi. Ocak-Temmuz dönemde 844 milyar TL’lik bütçe açığı ve 177 milyon TL’lik faiz-dışı açık oluştu. Geçen senenin aynı döneminde bu rakamlar 435 milyar TL ve 122 milyar TL idi. 2023 sonundaki 1,37 milyar TL’lik 12-aylık birikimli bütçe açığı temmuz sonunda 1,78 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Aynı süreçte faiz-dışı açık ise 700 milyar TL’den 756 milyar TL’ye yükseldi.
Harcamalardaki artışlar yüksek kalmaya devam ediyor. Faiz dışı harcamalarda %76’lık nominal (TÜFE ile arındırıldığında reel %9) artış olduğu görülüyor, ki yüksek artış oranlarının belli kalemlerden kaynaklanmadığı ve genele yayıldığı söylenebilir. Ocak-Temmuz döneminde faiz-dışı harcamalardaki artış %89’u bulurken, personel ve prim ödemeleri ile sermaye harcamalarındaki artışlar özellikle ön planda. Bununla beraber, deprem ödeneklerinin önemli bir bölümünün kaydedildiği sermaye transferleri kaleminde ise 721 trilyon TL’lik bütçe ödeneğine karşılık şu an kadar sadece 31 milyar TL’lik kullanım olduğu görülüyor, ki bu da harcamalardaki artışın depreme bağlı harcamalardan kaynaklanmadığına işaret ediyor. Tahakkuk bazlı bütçe açığı ve nakit bazlı bütçe açığı arasındaki fark da, son iki ayda biraz azalmış olsa da, halen yüksek kalmaya devam ediyor. Bu da geçen yıldan aktarılan deprem ödeneklerinin nakit kullanımının da sınırlı olduğunu gösteriyor. Bu arada, faiz harcamalarında da Temmuz’da %145, Ocak-temmuz döneminde ise %113’lük nominal artışlar söz konusu.
Vergi gelirlerinde kısmen yavaşlama olduğu söylenebilir. Harcama tarafındaki bu dramatik artışlara karşın, seçimlerin ardından alınan vergi artışı tedbirleri ve daha büyük ölçüde güçlü devam eden tüketime bağlı olarak vergi gelirlerindeki güçlü iyileşme, şimdiye kadar bütçe açığındaki sınırlamayı sınırladı. Örneğin, Ocak-Temmuz döneminde vergi gelirlerindeki yıllık nominal artış da %86’yı (reel %11) bulurken, bu oran KDV gelirleri tarafında %119 (reel %31) seviyesinde. Bununla beraber, son aylarda vergi gelirlerinin artış eğiliminde bir yavaşlama olduğu da takip ediliyor, k, bu da iç talepte bir yumuşamaya işaret ediyor. Geçen sene Haziran’dan Temmuz’a sarkan vergi kalemlerinin (KDV) güçlü bir baz etkisi yaratması nedeniyle, Haziran-Temmuz aylarını toplu olarak değerlendirdiğimizde, toplam vergi gelirlerinin yıllık nominal olarak %61 arttığını görüyoruz, ki bu reel olarak hafif gerileme olduğu anlamına geliyor. Aynı dönemde KDV gelirleri ise yıllık nominal olarak %50 artarken, reel olarak %10’a yakın gerilemiş.
Sene sonu merkezi bütçe açığı/GSYH oranı %5,0’in biraz üzerinde gerçekleşebilir. Son dönemde açıklanan harcama azaltıcı ve vergi artırıcı tedbirlerin 2024 bütçesine önemli bir katkısının olması beklenmiyor (toplamda GSYH’nin %0,2-0,3’ü oranında bir etkisi olabilir. Deprem ödeneklerinin ne ölçüde kullanacağına ilişkin belirsizlikler bütçe açığının tahminini daha da zorlaştırıyor. 2024 için konulan %6,4’lük bütçe açığı/GSYH projeksiyonuna karşın, deprem ödeneklerinin tam olarak kullanılmaması ve de vergi gelirlerinin şimdiye kadar çok güçlü seyretmesi sayesinde, sene sonunda bu oranın %5,0- 5,5 seviyesinde gerçekleşebileceğini düşünüyoruz. Eylül başında açıklanması beklenen yeni OVP ile hükümetin projeksiyonunda da bir revizyon görebiliriz.”
SANAYİ HABER AJANSI
www.ekonomigundemi.com.tr