Shanghai İşbirliği Örgütü (SİÖ) Devlet Başkanları Konseyi’nin 24. Toplantısı ve “SİÖ+” toplantısı dün Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlendi.
Shanghai İşbirliği Örgütü (SİÖ) Devlet Başkanları Konseyi’nin 24. Toplantısı ve “SİÖ+” toplantısı dün Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlendi.
Toplantılarda Belarus’un SİÖ’ye üyeliği kabul edilirken, “SİÖ+” toplantı modeli yaratıldı.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, söz konusu iki toplantıya katılarak, üyeleri Shanghai Ruhu’nu ileri taşıyarak SİÖ’nün gelişme yönünü istikrarlı şekilde korumaya, dayanışma, karşılıklı güven, barış, huzur, refah, kalkınma, iyi komşuluk ve adalet kuralları temeline dayalı ortak bir yuva inşa etmeye çağırdı.
23 yıllık gelişme süreci sonrasında SİÖ’nün bünyesinde şu an 10 resmî üye, 2 gözlemci ülke ve 14 diyalog ortağı bulunuyor. SİÖ, Asya, Afrika ve Avrupa’yı kapsayan büyük bir aileye dönüştü. Örgütün dost çevresi neden daha da genişliyor? Bunun püf noktası, karşılıklı güven ve yarar ile eşitlik ve müzakere kurallarına dayalı, medeniyetlerin çeşitliliğine saygı göstermeyi ve ortak kalkınmayı amaçlayan Shanghai Ruhu. SİÖ, gruplaşma yerine ortaklık yapmayı, zıtlaşma yerine diyalog kurmayı hedefliyor.
Günümüzde dünyanın düzeni hızla değişiyor. Bir yandan, uluslararası düzen daha adil ve çok yönlü bir yola doğru ilerleyerek dünya ülkeleri arasındaki eşitlik ve karşılıklı yararlı işbirliği için daha fazla fırsat sağlıyor. Diğer yandan, jeopolitik gruplaşmalar ve çatışmalar ciddileşiyor. Bu da beraberinde dünyanın ve SİÖ bölgesinin istikrarı için riskler getiriyor.
Bu değişimler karşısında neler yapılabilir? Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, değerler konsepti, siyasi güvenlik, ekonomik kalkınma, beşeri ve kültürel iletişim ve küresel yönetişim olmak üzere beş konu üzerinde öneriler ortaya koyarak, örgüt çerçevesindeki işbirliğinin dönüşümü konusunda Çin’in çözümlerini sundu.
Bu arada ortak güvenliğin artırılması, SİÖ’nün örgütsel yapısının sağlamlığını destekleyen temel bir ilkedir. Çin, üye ülkelerin kendi seçtikleri kalkınma yollarına saygı gösteriyor. Çin, SİÖ’nün terörle ve uyuşturucuyla mücadele ile istihbarat paylaşımı alanlarındaki işbirliğini güçlendirmesi gerektiğini savunuyor. Bu öneriler, bölgesel güvenliğin korunmasına daha güçlü garanti sağlayacak.
SİÖ’nün gelişmesinin itici gücü ise pragmatik işbirliği. Son yıllarda Kuşak ve Yol’un ortak inşasıyla SİÖ üyesi ülkeler arasındaki ticaret ve yatırım hacmi sürekli artarak, bu ülkelerin halklarına yararlar getirdi. 2023 yılında Çin ile beş Orta Asya ülkesi arasındaki ticaret hacmi yüzde 27,2 artarak 90 milyar dolara yaklaştı.
Çin, SİÖ toplantılarında finansman platformunun tesisini hızlandırmak ve dijital eğitim birliği kurmak gibi somut tedbirler de ortaya koydu. Çin, örgüt üyesi ülkelerden gençleri Çin’e davet etti. Bu tedbirler, Küresel Medeniyet İnisiyatifi’nin hayata geçirilmesini ve ülkeler arası etkileşimin yoğunlaştırılmasını hızlandıracak.
Geçmişe bakıldığında SİÖ’nün başarı elde ettiği dayanışma ve eşgüdüm, yeni dönemdeki değişimlere karşı da gerekli bir tercih.
Astana’daki zirvede, örgütün dönem başkanlığını devralan Çin, diğer üye ülkelerle birlikte Shanghai Ruhu’nu sürdürerek, SİÖ’nün kader birliğini oluşturmaya, küresel barış açığını, kalkınma açığını, güvenlik açığını ve yönetişim açığını kapatmak için katkı yapmaya hazır.
Xi Jinping’in söylediği gibi, SİÖ’nün tarihin doğru tarafında ve adaletin yanında olması, dünya için hayati önem taşıyor.
www.ekonomigundemi.com.tr