Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği’nin (TÜREB) organizasyonunda, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın ev sahipliğinde düzenlenen “12. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi”nde (TÜREK) konuştu.
Rüzgar sektörünün nabzını tutacak “12. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi” (TÜREK) bu yıl “Rüzgarın Yüzyılı” mottosuyla, Türkiye’den ve dünyanın dört bir yanından gelen uzmanları İstanbul’da buluşturdu. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Teşvik sistemimiz kapsamında Rüzgar Enerji Santrali (RES) yatırımlarına bugüne kadar toplam 388 teşvik belgesi düzenledik. Bu kapsamda 233 milyar lirayı aşan sabit yatırımın önünü açtık.” dedi.
Kacır, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği’nin (TÜREB) organizasyonunda, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın ev sahipliğinde düzenlenen “12. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi”nde (TÜREK) konuştu. Bakan Kacır, kongrenin; yenilenebilir enerji teknolojilerinde Türkiye’nin daha güçlü bir oyuncu olmasını temin edecek, 2053 Net Sıfır Emisyon hedefine ulaşılması için kritik öneme sahip ve Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla gerçekleştirilen atılımlara katkı sağlayacağını belirtti.
2002’de üretilen ilk yerli kanatla serüvenine başlayan Türkiye Rüzgar Enerjisi Sanayisinin kule, kanat ve jeneratör gibi türbin ana aksamının yerli olarak üretildiği, yaklaşık 25 bin kişinin doğrudan istihdam edildiği, yıllık 1,5 milyar avroluk ciroya sahip, üretilen her 4 üründen 3’ünü 52’den fazla ülkeye ihraç eden dev bir sanayi haline dönüştüğünü belirten Bakan Kacır, “12. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi boyunca, rüzgar enerjisi sektöründeki son gelişmeleri yerli ve yabancı paydaşlarımızla birlikte masaya yatıracağız. Yatırım süreçlerinde sektörün karşılaştığı sorunları birlikte çözmek için kamu kurumlarımızın temsilcileri de aramızda yer alıyor. Rüzgar enerjisi teknolojilerinde gelinen son aşamayı, bu alanda dünyanın en yetkin isimleriyle birlikte değerlendireceğiz. Türkiye’nin rüzgar enerjisi alanındaki mevcut kabiliyetlerini ve gelecek projeksiyonunu hep birlikte istişare edeceğiz. Kongremizle hem dünyanın hem de ülkemizin dört bir yanından gelen katılımcılar için önemli bir iş birliği platformu oluşturuyoruz. Bu vizyoner etkinliğin; rüzgar enerjisi ekosistemi paydaşlarına, tüm yatırımcılara ve ülkemize faydalı olmasını diliyorum.” dedi.
Bakan Kacır, ülkelerin yeşil enerji teknolojilerinde yatırım ve imalatta yarış halinde oldukları bir dönemden geçildiğini ifade ederek, “Batarya, güneş, hidrojen, rüzgar enerjisi teknolojileri gibi bir çok alanda kıyasıya bir rekabet söz konusu. Yenilenebilir enerji kaynakları içinde ise rüzgar enerjisi önemli bir paya sahip. Geçen yıl yüzde 9 büyüyerek 906 Gigawatt’a ulaşan dünya rüzgar enerjisi kapasitesinin, 2030 yılında 2 Terawatt’ı aşması öngörülüyor. Bizler de küresel çapta rüzgar enerjisinden faydalanmak, ülkemizin coğrafi konumu ve iklim özellikleri bakımından rüzgar enerjisi potansiyelini değerlendirmek, temiz enerji projelerine yatırım yaparak 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefimize ulaşmak, sürdürülebilir ve yenilebilir enerji projeleriyle, enerjide ülkemizi tam bağımsız kılabilmek adına rüzgar enerjisine diğer yeşil enerji teknolojilerinde olduğu gibi çok kıymet veriyoruz. Ülkemizi, “Bölgesel Rüzgar Enerjisi Ekipmanı Üretim Üssü” haline getirmek için çalışmalarımıza devam ediyor, rüzgar enerjisi teknolojilerinde; girişimcilerimizi, araştırmacılarımızı, yatırımcılarımızı, sanayicilerimizi çeşitli mekanizmalarla destekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bakanlık olarak bugüne kadar; teşvik sistemi kapsamında Rüzgar Enerji Santrali (RES) yatırımlarına bugüne kadar toplam 388 teşvik belgesi düzenlendiğini açıklayan Bakan Kacır, “Bu kapsamda 233 milyar lirayı aşan sabit yatırımın önünü açtık. Bu yatırımlarla birlikte türbin kulesi, makine ve bağlantı ekipmanı imalatı yatırımları için ise toplam 53 teşvik belgesi ile 8 milyar liralık yatırımı hayata geçirdik. TÜBİTAK destek ve burs programları kapsamında rüzgar enerjisi teknolojileri alanında 118 projeye toplam 405 milyon lira doğrudan destek sağladık. TÜBİTAK öncülüğünde yürütülen Rüzgardan Üretilen Elektriksel Güç İzleme ve Tahmin Sistemi Projesi (RİTM) ile ülkemizdeki tüm rüzgar santrallerini anlık olarak izleme ve üretim tahminlerini sistem operatörlerine dinamik olarak sunma yetkinliğini kazandık. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, katma değerli üretimin artırılması amacıyla Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’nı hayata geçirdik. Program kapsamında, rüzgar türbinlerinde kullanılan bağlantı ekipmanlarının, ileri döküm teknolojisi kullanılarak yerli ve milli imkanlarla üretilmesini sağlayan bir projeyi destekleyerek 425 milyon lira bütçeli yatırımın önünü açtık.” diye konuştu.
158 projeye, 575 milyon liralık finansman sağlandığını vurgulayan Bakan Kacır, şunları kaydetti:
“Kalkınma Ajanslarımız bölgelerinde; kara ve deniz üstü rüzgar enerjisi fizibilite çalışmaları yürütmekte, sektöre yönelik eğitim, yol haritası, kümelenme projeleri gerçekleştirmekte. Bugüne kadar kalkınma ajanslarıyla; rüzgar enerjisi alanında yürütülen 158 projeye 575 milyon liralık finansman sağladık. İnovasyon ekosistemimizin kurumsal altyapıları olan teknoparklarımızda yer alan 40 yenilikçi girişim, rüzgar enerjisi alanında 700’den fazla Ar-Ge projesi yürütüyor. Bu girişimlere, bugüne kadar yaklaşık 1,5 milyar lira destek sağladık. Ülkemizde rüzgar enerjisi alanında 25 Ar-Ge ve Tasarım Merkezi bulunmaktadır. Tabi bu kurumsal desteklerle birlikte, rüzgar enerjisi ekipmanı imal eden 76 KOBİ’mize, 13 milyon lirayı aşan finansman desteği sağladık ve tedarik zincirine dahil ettik.”
Devletin sağladığı tüm bu destek ve teşviklerle birlikte; yerli rüzgar enerjisi sanayisinin gelişmesini ve üreticilerin Avrupa’nın önemli tedarikçileri arasında yerlerini almasını sağladıklarını duyuran Bakan Kacır, “Kule, kanat, jeneratör gibi büyük aksamlara ek olarak kule iç aksamları ile bağlantı ekipmanlarını yerli olarak üretmeyi başardık. Bu kapsamda yerlilik oranımız yüzde 60’ı geçmiş durumda. Yerli rüzgar enerjisinde üreticilerimizin, özellikle açık deniz rüzgar türbinlerinde, yetkinliklerini geliştirmeyi ve sektörde güçlü bir tedarik ağı oluşturmayı önemsiyoruz. Sektörümüzün gelişimini hızlandıracak yeni endüstri bölgeleri kuracak ve ihracat potansiyelini harekete geçirecek Çandarlı Limanını da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla birlikte hayata geçireceğiz. Ülkemizin rüzgar enerjisi ekipmanı üretimindeki mevcut konumunu daha da ileri taşıyacak milli rüzgar türbini markamızı çıkaracağız. Ülkemize değer katan yatırımcıları, katma değer üreten Ar-Ge projelerini kısaca bugüne kadar taş üstüne taş koyan herkesi destekledik, desteklemeye de devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.
Türkiye'nin 12 Gigavat’lık rüzgar gücü ile dünyada 12, Avrupa’da 5’inci sırada olunduğunu açıklayan Bakan Kacır sözlerini şöyle tamamladı:
“2002 yılında, rüzgar enerjisi kurulu gücümüz sadece 19 megavattı. Şimdi ise 12 Gigavat’lık rüzgar gücü ile dünyada 12, Avrupa’da 5’inci sıradayız. 100’ün üzerinde yerli ve yabancı yatırımcıyla birlikte inşa ettiğimiz 280 santraldeki 4 bini aşkın türbin ile ülkemizin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 11’ini rüzgardan sağlıyoruz. Rüzgar enerjisi alanında gerçekleştirdiğimiz ve planladığımız atılımlarla, 2053 Net Sıfır Emisyon hedeflerimize ulaşacak, üretimin kalbi enerji sektöründe her geçen gün bağımsız olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz.”
Programda, İSTKA Genel Sekreteri Erkam Tüzgen, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı İbrahim Erden ile Windeurope CEO’su Giles Dickson da birer konuşma yaptı.
Enerji sektörünün en güncel konularının ele alınacağı kongre, deniz üstü rüzgardan depolamaya, yeni türbin teknolojilerinden yatırımlara kadar rüzgarla ilgili her konuyu içeren pek çok oturuma ev sahipliği yapacak.
www.ekonomigundemi.com.tr