Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, yeni yılın ilk il başkanları toplantısında gündemi değerlendirdi.
İktidarın yanlış ekonomi politikalarının ağır faturasını 2024’tede vatandaşların ödediğini belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, milyonlarca emeklinin “emekliler yılı” ilan edilen 2024'ü açlık sınırının neredeyse yarısına tekabül eden bir ücretle geçirmek zorunda kaldığını ifade etti.
Arıkan,''Asgari ücretse günden güne artan enflasyonla 2024’ün büyük kısmında açlık sınırının altında kaldı.'' dedi.
2024 yılının ekonomi dışında çetelerin, kadına ve çocuklara karşı işlenen cinayetlerin ve şiddetin sokakları teslim aldığı bir yıl olduğunu ifade eden Arıkan, “Narin, Sıla, İkbal başta olmak üzere vahşilik ve gözü dönmüşlüğe kurban verdiğimiz masum canlarımız bizlerin uykularını kaçırdı.” ifadesini kullandı.
Yeni Doğan Çetesi'nin ülkemizdeki denetimsizliğin nasıl bir vahşiliğe ve yozlaşmaya dönüştüğünü ispatladığını ifade eden Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, bu yıl en büyük bedelini gençlerin ödediğini vurguladı.
Arıkan, yılın son günlerinde Suriye'ye odaklandıklarını belirtti. 61 yıldır halkı baskı, şiddet ve zulümle yöneten Baas rejimi ve Esad ailesinin devrildiğini ve ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını ifade eden Arıkan, “Bu hem Suriye hem de bölgemiz için tarihi bir kırılmadır ve unutulmamalıdır ki asıl mesele şimdi başlamaktadır” ifadesini kullandı.
Arıkan, 2025'te Suriye halkının haklı talep ve beklentilerinin istismar edilmesine fırsat verilmemesi gerektiğini vurguladı. Suriye'nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün mutlaka sağlanması gerektiğini belirten Arıkan, Türkiye'nin bu konuda daha güçlü şekilde inisiyatif alması gerektiğini söyledi.
Enflasyon rakamlarının halk üzerinde oluşturduğu baskıya dikkat çeken Arıkan, “Rakamlar artık bıçağın kemiğe dayandığını gösteriyor,” dedi. Arıkan TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarını şu ifadelerle değerlendirdi: ''Enflasyon bir önceki aya göre yüzde 118 gibi rekor seviyede düşmüş durumda. Ne hikmetse bu enflasyon, maaşların açıklanacağı aylarda hızla düşüyor. Öte yandan TÜİK ile İTO arasında yüzde 70; TÜİK ile ENAG arasında yüzde 130 gibi devasa bir fark gözüküyor.”
www.ekonomigundemi.com.tr