Akşener: “Milyonlarca emeklimiz açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor!”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Akşener: “Milyonlarca emeklimiz açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor!”
Yayınlama: 14.02.2024
5
A+
A-

Akşener; İYİ Parti’nin Artvin Arhavi Belediye Başkan Adayını Kemalettin Emiroğlu, Bursa İnegöl Belediye Başkan Adayını Sevda Özcan, Bursa Kestel Belediye Başkan Adayını Mustafa Atılgan, Bursa Yıldırım Belediye Başkan Adayını Ayhan Özbek, Gaziantep Nizip Belediye Başkan Adayını Gizem Büşra Bilgiç, Gaziantep Şehitkamil Belediye Başkan Adayını Selami Demirkol, Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayını Nusret Cömert, Hatay Dörtyol Belediye Başkan Adayını Cihan Tufan, Hatay Arsuz Belediye Başkan Adayını Süleyman Sırrı Bahadırlı, Hatay Reyhanlı Belediye Başkan Adayını Mustafa Ortak, Hatay Kumlu Belediye Başkan Adayını Ahmet Uçar, Hatay Erzin Belediye Başkan Adayını Mehmet Ökkeş Koçak, Hatay Antakya Belediye Başkan Adayını Ferhat Küçükler, Hatay Kırıkhan Belediye Başkan Adayını Ahmet Kaya, Hatay Belen Belediye Başkan Adayını Reşit Özuğur, Hatay Payas Belediye Başkan Adayını Ayvaz Yakar, Hatay İskenderun Belediye Başkan Adayını Nazmi Ceylan, Kütahya Domaniç Belediye Başkan Adayını Şerif Yılmaz, Kütahya Simav Belediye Başkan Adayını İskender Özdağ, Kütahya Simav Demirci Belediye Başkan Adayını Şükrüye Tuğcu, Mersin Anamur Belediye Başkan Adayını Ali Rıza Özdeniz, Mersin Akdeniz Belediye Başkan Adayını Onur Kösel, Mersin Yenişehir Belediye Başkan Adayını Ahmet Arıcan, Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayını Metin Ergun, Muğla Köyceğiz Belediye Başkan Adayını Pelin Eker Karaman, Sakarya Adapazarı Belediye Başkan Adayını Türkel Ergün, Sakarya Akyazı Belediye Başkan Adayını Hakan Baykal, Sakarya Arifiye Belediye Başkan Adayını İrfan Ömür, Sakarya Karasu Belediye Başkan Adayını Hasan Sarıoğlu, Sakarya Serdivan Belediye Başkan Adayını Serbülent Gökhan Beyaz, Sakarya Taraklı Belediye Başkan Adayını Şahin Akı, Sakarya Söğütlü Belediye Başkan Adayını Volkan Deniz, Tokat Turhal Belediye Başkan Adayını Muammer Baloğlu, Trabzon Akçabat Belediye Başkan Adayını Erol Gedikli, Trabzon Beşikdüzü Belediye Başkan Adayını Serkan Dübüş, Trabzon Çarşıbaşı Belediye Başkan Adayını Hamza Ustabaşı, Trabzon Köprübaşı Belediye Başkan Adayını Fatih Sancak, Trabzon Hayrat Belediye Başkan Adayını Zafer Yazıcı, Trabzon Of Belediye Başkan Adayını Emine Bodur, Trabzon Ortahisar Belediye Başkan Adayını Veysel Kurtoğlu, Trabzon Sürmene Belediye Başkan Adayını Selami Ateş olarak ilan etti.

Ayrıca, 2019 Yerel Seçimlerinde göreve seçilen Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin, parti rozeti takılarak İYİ Parti’den Artvin Belediye Başkan Adayı olarak gösterildi.

Meral Akşener, dün Erzincan İliç altın madeninde meydana gelen heyelan felaketini ve Antalya’da yaşanan sel afetini anarak başladığı konuşmasında; “Biz milletini dinlemeyenlerin bizi dinlememesine elbette şaşırmıyoruz. Milletini önemsemeyenlerin uyarılarımızı önemsememesine elbette şaşırmıyoruz. Milletini düşünmeyenlerin cennet doğamızı düşünmelerini de elbette beklemiyoruz. Ancak dengesi bozulan doğamız artık alarm veriyor. İktidarın iflah olmaz rant telaşı, göz göre göre insanlarımızın hayatını tehlikeye sokuyor. Bitmek bilmeyen bu sorumsuzluğun faturasını da her defasında milletimiz ödüyor.” ifadelerini kullandı.

“Milyonlarca emeklimiz açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor!”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu yıl ki fitreyi günlük 130 TL olarak belirlemesine yönelik konuşan Akşener; “Diyanet’in belirlediği rakama göre 4 kişilik bir aile için aylık gıda ihtiyacı 15 bin 600 lira ediyor. Bu da aslında Diyanet’in Mart ayı için belirlediği açlık sınırını gösteriyor. Yani fitre üzerinden hesap ettiğimizde bile açlık sınırı en düşük emekli maaşının tam 5 bin 600 lira üzerinde… Yani bugün Diyanet İşleri’ne göre bile milyonlarca emeklimiz açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. Yani işine geldiğinde “Nas’a” sığınan Ak Parti’nin devri iktidarında artık Türkiye’de emeklinin payına fitre bile düşmüyor! Böyle vicdansızlık olur mu? Böyle devlet yönetilir mi? Üstelik daha bunun içinde elektrik su doğal gaz kira giyecek ulaşım masrafları da yok… Bu vesileyle buradan bir kez daha iktidara seslenmek istiyorum: Emeğinin karşılığını arayan emeklilerimizin sesini artık duyun! En düşük emekli maaşını derhal asgari ücret seviyesine çıkarın! “Enflasyona filtre, emekliye fitre” düzenine de bir an önce son verin! Ayıptır, günahtır!” dedi.

“1 hafta içinde ne yaşandı da Sayın Erdoğan böyle bir dönüş yaptı?”

6 Şubat Depremlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vatandaşlara yönelik “tuttuğumuz defterleri açacağız” sözünü de vurgulayan Akşener, Cumhurbaşkanı’nın geçtiğimiz günlerde Hatay’daki “Merkezî yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma hâlinde olmazsa; O şehre herhangi bir şey gelmez.” sözlerine yönelik; “Felaketin daha ilk haftasında “tuttuğumuz defteri açacağız” diye milletimize tehditler savuran bir Sayın Erdoğan vardı. Felaketin 1. yılında da kaldığı yerden aynen devam eden bir Sayın Erdoğan var. Kendisi Hatay’da çıktı ve dedi ki; “Merkezî yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma hâlinde olmazsa; o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Bak şu anda Hatay garip kaldı.” Sanki Ak Parti tarafından yönetilen Kahramanmaraş garip kalmamış gibi… Merkezi hükûmet ile el ele, kol kola olan Gaziantep garip kalmamış gibi… Malatya garip kalmamış gibi… Adıyaman garip kalmamış gibi… İtiraf mı, tehdit mi belli olmayan; insanlıktan uzak böylesine bir cümleyi kurdu. Peki sonra ne oldu? Aradan 1 hafta geçti, kendisi sanki bu cümleleri hiç kurmamış gibi çıktı ve “Bizde ‘oy yoksa hizmet de yok’ diye milleti açık açık tehdit etmek olmaz.” dedi. Biz elbette Sayın Erdoğan’ın bu geri viteslerine kıvrak dönüşlerine alışığız. Kendi kendisini yalanlamalarına da alışığız. Ama 1 hafta içinde ne yaşandı da Sayın Erdoğan böyle bir dönüş yaptı onu da elbette burada konuşacağız…” dedi.

“El ele kurdukları bu hileli düzende, yaptıkları sözde siyaset çok konforlu.”

Bugün Türk siyasetinde bir değil iki otokratik yapıya karşı mücadele ettiklerini ve bu yapıların ortak dertlerinin bu düzene bir üçüncünün girmemesi olduğunu ifade eden Akşener; “Türk siyasetinin bugün içerisinde bulunduğu ortamda biz aslında bir değil, iki otokratik yapıya karşı mücadele ediyoruz. Üstelik her iki yapının da yöntemleri aynı, zihniyetleri aynı, çıkarları aynı. Mesela iktidar güdümündeki yandaş medyaya göre ülkemizde her şey yolunda, bütün sorun ana muhalefette. Ana muhalefetin güdümündeki yoldaş medyaya göre ise ana muhalefetin kendi yerel iktidar alanında her şey yolunda, bütün sorun iktidar partisinde, Bir taraf, iktidarın günahlarını gizlemek için ana muhalefete yükleniyor. Diğer taraf ise ana muhalefetin yetersizliğini gizlemek için iktidara yükleniyor. Ama bu orta oyununda millete, memlekete ne olursa olsun sonuç hep aynı kalıyor. Hacivat Hacivatlığından, Karagöz de Karagözlüğünden fevkalade memnun. İkisinin de ortak ve en büyük dertleri ise bu düzene bir üçüncünün girmemesi. Çünkü el ele kurdukları bu hileli düzende yaptıkları sözde siyaset çok konforlu…” şeklinde konuştu.

“Muhteremlerin rahatlarını bozuyoruz!”

Meral Akşener, iktidar ve ana muhalefetin kendi güç alanlarını korumak için karşılıklı birbirlerini suçlayarak yürüttükleri siyaset düzenine karşı millet odaklı bir siyaset anlayışıyla ilerlediklerini vurguladı:

“Milletin sorunlarına çözüm üretmek gibi bir dertleri yok. Milletin önüne doğru adayları çıkarmak gibi bir dertleri de yok. Hele ki milletin ayağına gidip vizyonlarıyla, projeleriyle, kadrolarıyla oy istemek gibi bir dertleri hiç yok. İşte biz İYİ Parti olarak 22 yıldır değişmeyen bu tabloyu değiştirmek için mücadele ediyoruz. Milletimizi birbirinden koparan bu suni kutuplaşmayı bitirmek için mücadele ediyoruz. En iyi kadroları hangi parti getiriyorsa, en iyi çözümleri hangi parti üretiyorsa, en iyi projeleri hangi parti çıkarıyorsa o partinin başarılı olacağı; millete hizmet iddiası üzerinden rekabete dayanan, millet odaklı bir siyaset iklimini oluşturmak için mücadele ediyoruz.  Ve bu yüzden de muhteremlerin rahatlarını bozuyoruz. Konfor alanlarına çomak sokuyoruz. Kayıkçı kavgalarına ayna tutuyoruz. İşte bugün yaşadığımız tüm linçlerin, sansürlerin ve operasyonların temel sebebi budur!”

“Niçin hep garipler kaçamıyor?”

Meral Akşener konuşmasının sonunda Erzincan’da meydana gelen heyelan felaketinin ardından henüz ulaşılamayan 9 maden işçisini de anarak; “İliç’ten başlayarak Hatay’a, oradan Kahramanmaraş’a… Ya arkadaş 1607’de doğmuş 1679’da ölmüş Karacaoğlan. O gün ölümü yazmış, ölüme sebep olanlara sitem etmiş. Bugün Karacaoğlan’ı dinleteceğim size… Bedava rant için ve ciddiyetsizlik uğruna, cenabı hak bilir elbette ama benim gözümde şehitlerimiz için; 1607-1679 yazılmış bir şarkıyı dinleteceğim size. Bir şiirin şarkı hâline gelişini dinleteceğim. Söz veriyorum İYİ Parti olarak işte biz bunun önüne geçeceğiz.” sözlerinin ardından Karacaoğlan'ın “Var git ölüm” şiirinden derlenen bir şarkıyı dinletti. Şarkıyla birlikte gözyaşlarını tutamayan Akşener “Niçin hep garipler kaçamıyor? Niçin hep fakirler kaçamıyor? Niçin hep haksızlık bunlara oluyor? 1607-1679, 2024… And olsun, şart olsun bunları değiştireceğiz.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.


www.ekonomigundemi.com.tr

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.