A1 Capital: Piyasalar, ABD’de faiz indirimlerinin Eylül ayında başlayacağını bekliyor

A1 Capital, bu sabah açıklanan verilerin Japonya'nın çekirdek enflasyonunun üst üste üçüncü ayda da hızlandığını gösterdiğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:

“Asya borsaları bu sabah kısmi düşüş yaşarken dolar bir yıllık düşük seviyelerden toparlandı. Yatırımcılar, dünyanın en güçlü merkez bankası başkanının konuşması öncesinde temkinli davranırken, piyasalar ABD'de faiz indirimlerinin Eylül ayında başlayacağının teyidini bekliyor.

ABD ekonomisinin hala sağlıklı bir hızda büyüdüğünü gösteren anketlerle birlikte ele alındığında, piyasalar Eylül ayında büyük bir yarım puanlık indirim olasılığını bir gün önceki %38'den %24'e düşürdü. Çeyrek puanlık indirim ise tamamen fiyatlandı. Piyasa fiyatlamaları göz önüne alındığında Powell'ın konuşmasının piyasaları heyecanlandırma ya da hayal kırıklığına uğratma ihtimali hala var, ancak bu büyük ölçüde verilere bağlı olacak. Piyasa fiyatlamalarından sapan herhangi bir karar henüz bilinmeyen verilere dayanacağından, Powell'ın Eylül ayında bir miktar gevşemenin ötesinde bir şey taahhüt etmesinin zor olduğunu düşünmekteyiz.

Bu sabah açıklanan veriler, Japonya'nın çekirdek enflasyonunun üst üste üçüncü ayda da hızlandığını gösterdi ancak talep kaynaklı fiyat artışlarındaki yavaşlama, faiz oranlarında acil bir artış olmadığını gösteriyor. Yenin güçlenmesi ve enerji sübvansiyonlarının yeniden getirilmesinin yakın vadede enflasyonu yavaşlatması bekleniyor. Japonya Merkez Bankası (BoJ), Mart ayında negatif faiz oranlarına son vermiş ve Temmuz ayında kısa vadeli politika faizini %0,25'e yükselterek on yıllık radikal teşvik programından önemli bir adım uzaklaşmıştı.

BoJ başkanı Ueda, Temmuz ayında BoJ'un faiz oranlarını artırma kararını açıklamak üzere parlamentoya çağrıldığı toplantıda, BoJ'un enflasyonun önümüzdeki yıllarda %2 hedefine kalıcı olarak ulaşması halinde faiz oranlarını daha da artıracağını söyledi. Ueda’nın açıklamaları, BoJ'un bir sonraki faiz artırımını değerlendirmek için ilk başta beklenenden daha fazla zaman harcayabileceğini, ancak borçlanma maliyetlerini şu anki hala çok düşük seviyelerden kademeli olarak artırma yolunda ilerlemeye devam edeceğini gösteriyor. Temmuz ayındaki sürpriz faiz artışı ve Ueda'nın şahin sinyalleri piyasalarda bir çöküşe yol açmış ve Ueda'nın yardımcısı, piyasalar istikrara kavuşana kadar faiz artışı yapılmayacağı yönünde ılımlı güvenceler vermek zorunda kalmıştı.

MSCI'nin Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerinin en geniş endeksi %0,4 düştü ancak %0,6'lık haftalık bir kazanç elde etmeye doğru gidiyor. Nikkei de üç haftanın en yüksek seviyelerine yakın bir seviyede seyretmekte. Çin'in CSI300 %0,3 artarken, Hong Kong'un Hang Seng’i %0,4 ve Güney Kore’nin Kospi’si %0,5 düştü.

ABD Hazine getirileri biraz gerileme gösterdi, On yıllık getiriler Asya'da 2 baz puan düşerek %3,84'e geriledi ve hafta boyunca 5 baz puan düştü. İki yıllık tahvil faizleri de 3 baz puan düşüşle %3,98'e geriledi ve hafta genelinde 8 baz puan geriledi.

Azalan getiriler doları bir yıllık düşük seviyelere doğru baskılamaya devam ediyor sonuç olarak Euro, 1,1125’den işlem görüyor. Ancak Euro Bölgesi'nde şirketlerin fiyatlarını artırmasına rağmen Ağustos ayında işletme faaliyetlerinin şaşırtıcı bir şekilde güçlendiği PMI verilerinde (50,2’den 51,2’ye yükseldi ki bu değer 50,1'e düşüş beklentilerini boşa çıkardı ve 50,8'lik en iyimser tahminleri bile geride bıraktı.) görüldü. Bu durum, Avrupa Merkez Bankası'nın bu yıl iki faiz indirimi daha yapacağı yönündeki beklentileri zayıflatabilir. Ancak bu yükselişin geçici olabileceğine dair işaretler var; Olimpiyat Oyunları nedeniyle Fransız hizmet faaliyetlerinde görülen keskin artış, okumaları olumlu etkiliyor. Almanya'da ticari faaliyetler üst üste ikinci ayda daraldı ve beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Temmuz ayında Euro bölgesinde enflasyonda beklenmeyen bir artış, dayanıklı bir işgücü piyasası ve istikrarlı ekonomik faaliyet, ECB politika yapıcılarının politikalarını daha fazla gevşetme konusunda tereddüt etmesine neden olabilir. 

Brent ham petrol vadeli işlemleri varil başına 76,04 dolarda sabit kaldı, ancak ABD ham petrol stoklarının artması ve Çin'deki zayıflayan talep görünümünün karamsarlığı artırmasıyla haftalık bazda %3'ten fazla düştü.

Demokratların başkan adayı Harris, dün Demokrat Ulusal Kongresi'ndeki konuşmasında, başkan olarak orta sınıfa yönelik bir vergi indirimi geçirmeyi hedeflediğini söyledi. Trump, diğer ülkelerle adil ticaret ilişkileri ve anlaşmaları elde etmek için tarifeleri kullanmakla tehdit ederken Harris, bu tarife planının bir fiyat artışı işlevi göreceğini savundu. Geçtiğimiz hafta Harris, çoğu Amerikalı için vergi indirimi, bakkalların “fiyat fahişliği” uygulamasının yasaklanması ve daha uygun fiyatlı konut inşa edilmesi yönündeki önerilerini özetlemişti. Harris, rakibiyle genel ekonomik politikalar, özellikle de gümrük vergileri ve vergiler konusunda bir karşıtlık oluşturmayı amaçlıyor.”

www.ekonomigundemi.com.tr