Liv Hospital, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. G. Dilek Arman, sepsisin belirtilerinin neler olduğunu, neden önemli olduğunu, kimlerde görüldüğünü teşhis ve tedavisinde neler yapıldığını anlattı.
Sepsis nedir?
Sepsis, enfeksiyon sonucu vücudun bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesiyle ortaya çıktığını belirten Liv Hospital, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. G. Dilek Arman, ''Bağışıklık sistemi, enfeksiyonla savaşmak yerine vücuda zarar vermeye başlar. Bu durum, enfeksiyonun bir bölgede sınırlı olsa bile, vücudun organ ve sistemlerinin etkilenmesine ve yetmezliğine neden olabilir. Sepsis, vücudun sessiz fırtınası gibidir; ilk bakışta sakin gibi görünse de aslında içsel bir kaosun habercisidir. Bakteriler, adeta gizli bir ordu gibi hızla yayılırlar, bağışıklık sistemi ise çaresiz bir şekilde mücadele etmeye çalışır. Bu süreç, tıpkı okyanusta dalgaların yüzeyde görünmez bir şekilde çarpışması gibi vücudun derinliklerinde gerçekleşir. Eğer erken müdahale edilmezse, bu sessiz fırtına korkunç bir yıkıma dönüşebilir.'' şeklinde konuştu.
Neden önemli?
Prof. Dr. G. Dilek Arman, ''Her yıl 47-50 milyon sepsis olgusu gelişmekte ve en az 11 milyon can sepsis nedeni ile kaybedilmektedir. Bu demektir ki her 5 ölümden biri sepsis ile olmaktadır. Olguların yüzde 40’ını beş yaşından küçük çocuklar oluşturmaktadır.'' dedi.
Sepsis nedenleri
Sepsis, daima enfeksiyon nedeni ile geliştiğini vurgulayan Prof. Dr. G. Dilek Arman, ''Çoğu zaman pnömoni ya da ishal gibi bakteriyel, virüs veya mantarlarla gelişen enfeksiyonlar tetikleyici olmaktadır. Sepsis doğrudan bulaşıcı değildir. Ancak enfeksiyonlar bulaşıcı olabilir. Tekrarlama riski ise kişinin sağlık durumu ve altta yatan nedenlere bağlı olarak değişebilir.'' diye konuştu.
Sepsis belirtileri
Sepsis acil bir durum olduğuna değinen, belirtileri arasında aşırı titreme ve kas ağrılarının eşlik ettiği ateş, hızlı nefes alma, hızlı kalp atışı, düşük kan basıncı, zihinsel karışıklık ve/veya konuşma bozukluğu ve ciltte renk değişiklikleri sıralayan Prof. Dr. G. Dilek Arman, zamanla idrar miktarında azalma söz konusu olabileceğini, özellikle ileri yaştaki bireylerde sepsis gelişimine rağmen hiç ateş olmayabileceği de akılda tutulması gerektiğini vurgulayarak ''Erken tanı ve tedavi gerçekleştirilmesinde sepsis, organ yetmezliği, kalp krizi, inme ve hatta ölüme yol açabilir. Bu nedenle sayılan belirtiler fark edildiğinde acilen tıbbi yardım için başvurulmalıdır.'' dedi ve şöyle devam etti:
''Günümüzde artan antibiyotik direnci nedeni ile erken tedavi ile dahi ölüm söz konusu olabilmektedir. Diğer yandan Sepsis gelişmiş ve tedavi olmuş kişilerde yüzde 50’ye varan oranda uzun dönem fiziksel ve fizyolojik etkileri görülmektedir.''
Sepsis kimlerde görülür?
Prof. Dr. Arman, ''Sepsis, her yaştan insanı etkileyebilir ancak yaşlılar, bebekler, bağışıklık sistemi zayıf olanlar ve kronik sağlık sorunlarına sahip bireyler daha yüksek risk altındadır. Hastanede hastalıkları nedeni ile yatan hastalarda görülme riski yüksek olsa da yapılan çalışmalar sepsis olgularının en az yüzde 80’inin hastane dışında geliştiğini göstermektedir.'' açıklamasında bulundu.
Teşhis ve tedavi
Sepsisin erken teşhisi kritik öneme sahip olduğuna değinen Prof. Dr. Arman, ''Kan testleri, radyolojik incelemeler ve diğer tetkiklerle teşhis edilir. Tedavi, genellikle hastanede yapılır ve antibiyotikler, sıvı tedavisi ve solunum desteği gibi yöntemleri içerebilir. Önlemler esas olarak enfeksiyonların önlenmesini kapsar; kişisel hijyenin sağlanması, maske-mesafe gibi korunma önlemlerinin alınması, gerekli aşıların yapılması yer alır. Ölümün önlenmesi için ise enfeksiyon belirtileri görüldüğünde hemen tıbbi yardım alınması gereklidir.'' şeklinde konuştu.
SANAYİ HABER AJANSI
EKONOMİ GÜNDEMİ