Diyarbakır, 18 Ekim (Hibya) – Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi toplantısına katılan Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Kader Uzun Madenkuyu, yerel ve bölgesel demokrasinin güçlenmesi çağrısında bulundu.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Kader Uzun Madenkuyu, Fransa’nın Strazburg kentinde 15-17 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresinin (AK-YBYK) Genel Kurul toplantısına katıldı.
Kongrede konuşan Madenkuyu, DEM Parti adına asil üye olan Van Belediyesi Eş Başkanı Abdullah Zeydan’a konulan yurt dışı yasağı nedeniyle kendisinin bu kongreye katıldığını belirterek, DEM Partili tüm belediye eş başkanlarına yurt dışı çıkış yasağı olduğunu vurguladı. Madenkuyu, konuşmasında 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerden önce ve sonrasında DEM Partili belediyelerin uğradığı baskılara dikkati çekti.
Türkiye’nin yerel yönetimler politikası hakkında konuşan Madenkuyu, “Türkiye’nin idari yapılanması, Anayasa’da ‘merkezi’ ve ‘yerel’ olarak tanımlanmaktadır. Yurttaşlar da bu iki yapılanmaya oy kullanarak, temsiliyetlerini belirleyerek katılım gösterirler. Merkezi yapılanma, karşılığını TBMM’de bulur; yerel yapılanma ise belediyelerde, belediye meclislerinde ve il genel meclislerinde. Yerel yönetimler açısından belediye meclisleri hem karar organı hem de denetim organıdır. Belediyeye ilişkin çalışmalar mecliste tartışılıp karara bağlanır, yine çalışmalara ilişkin denetim de bu mecliste sağlanır” dedi.
2024 yerel seçimlerinden sonra belediyelerin milyonlarca borçlarla kayyımlardan devralındığını kaydeden Madenkuyu, şunları ifade etti:
“Belediyeler bırakınız hizmet üretmeyi personel giderlerini bile karşılamamaktadırlar. Seçimlerden hemen sonra yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamında kamu yararını taşıyan ve acil karşılanması gereken hizmetlerin hiçbiri yapılamaz hale gelmiştir. Şöyle ki yerel yönetimlere kanunlar tarafından verilmiş harcama yetkisinin engellenmeye çalışılmasıyla temel faaliyet alanları olan yol, ulaşım, su, temizlik gibi belediye hizmetlerinin omurgası niteliğindeki alanlarda da bu genelge bahane edilerek hizmetlerin yapılması engellenmektedir. 8 yıllık kayyım sürecinde hiçbir müfettişin uğramadığı belediyeler, DEM Parti belediyeleri kazanır kazanmaz müfettişlerin mabedine dönmüştür. Hukuk dışı bir pratiğe girmeyen belediyelerimiz baskı altında tutulmak istenmektedir.”
Toplantıda, 31 Mart Seçimlerini İzleme Komisyonu ile birlikte Türkiye raportörleri İsviçreli David Eray ve Slovenyalı Vladimir Prebilic’in hazırladığı “Türkiye'deki Yerel Seçimler Yerel Özerklik Avrupa Şartı'nın Uygulanması İzleme Komisyonu ve İnsan Hakları ile Hukukun Üstünlüğünün Yerel ve Bölgesel Düzeyde Saygı Gösterilmesi Üzerine” başlıklı rapor, yapılan tartışmaların ardından oy çokluğuyla kabul edildi.
Madenkuyu’nun içinde yer aldığı DEM Parti Yerel Yönetimler Delegasyonu üyeleri, İtalya, İsveç, Fransa, Avusturya, Almanya, İngiltere delegasyonlarının yanı sıra AK-YBYK Başkanı Marc Cools, İsviçreli ve Slovenyalı Türkiye raportörleri, eski başkanlardan Anders Knape, Gudrun Mosler-Toernstroem ve Leen Verbeek ile bir dizi görüşmeler yaptı.
www.ekonomigundemi.com.tr