TCMB politika faizini, 250 bazpuanlık beklentilerin üzerinde 500 bazpuanlık artışla yüzde 40 seviyesine yükseltti.
TCMB politika faizini, 250 bazpuanlık beklentilerin üzerinde 500 bazpuanlık artışla %40 seviyesine yükseltti. TCMB Kasım PPK toplantısında politika faizini 250 bazpuanlık genel piyasa beklentisinin üzerinde 500 bazpuan arttırarak %40,0 seviyesine çekti. Biz de piyasa anketlerine 250 bazpuanlık artış beklentimizle katılmakla birlikte, TCMB’nin daha yüksek bir faiz artışıyla piyasa beklentilerinin önüne geçmek isteyebileceğini (hatta geçmesi gerektiğini) de ifade etmiştik. Bu açıdan bugünkü kararı sürpriz olarak değerlendirmediğimizi belirtelim. TCMB’nin böyle bir adımla piyasadaki faiz beklentilerini bir miktar daha yukarı çekmeyi ve enflasyon beklentilerini çıpalamayı amaçladığını düşünüyoruz.
TCMB’nin faiz artışlarına bir süre daha ancak daha küçük adımlarla devam etmesi beklenebilir. TCMB karar metninde politika faizlerinin seyrine ilişkin net mesajlar veriyor. Şöyle ki, TCMB, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını, bu kapsamda da parasal sıkılaştırma hızının yavaşlatılacağını ve sıkılaştırma adımlarının kısa bir zaman diliminde tamamlanacağını ifade ediyor. Bu ifadelere fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın gerektiği müddetçe sürdürüleceği değerlendirilmesini de ekliyor. Buna göre, TCMB’nin politika faizini muhtemelen 250 bazpuanlık artış adımlarıyla %45,0 civarına getirdikten sonra enflasyon ve iç talebe ilişkin gelişmeleri izlemeye geçme niyetinde olduğunu söyleyebiliriz. Gerekli parasal sıkılığın gerektiği müddetçe sürdürüleceği ifadesi, artışlar sonlandıktan sonra politika faizinin uzunca bir süre sabit tutulabileceğine işaret etmekle birlikte, gelişmelere göre ek faiz artışlarına açık kapı bırakıldığını da düşünüyoruz.
TCMB enflasyon görünümüne ilişkin çok daha iyimser mesajlar veriyor. TCMB’nin enflasyon görünümüne ilişkin değerlendirmesinde de önceki aylara göre çok daha iyimser mesajlara yer verdiğini gözlemliyoruz. TCMB iç talep, hizmet fiyatlarındaki katılık ve jeopolitik risklerin enflasyon baskılarını canlı tuttuğunu belirtmekle birlikte, parasal sıkılaştırmaya bağlı olarak iç talepte dengelenmenin ve enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında sınırlı da olsa bir iyileşmenin başladığını düşünüyor. TCMB ayrıca dış finansman koşullarındaki iyileşme (daha önce dengeli seyir ifadesini kullanmıştı), rezervlerde süregelen artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara artan talebin döviz kuru istikrarı ve para politikasının etkinliğine güçlü katkıda bulunduğunu belirtiyor. Tüm bunlara bağlı olarak da, aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüş olduğu düşüncesi koruyor. TCMB’nin faiz artış hızını yavaşlatma kararını da olumlu yöndeki bu gözlemlerine dayandırabiliriz.
TCMB kredi faizlerinin mevcut seviyelerde dengelenirken, mevduat faizlerinde ek artışların olması gerektiğini düşünüyor. TCMB kredi faizlerinin hedeflenen finansal sıkılık düzeyiyle uyumlu olduğu değerlendirmesini yapmasının yanında, kredi kartı azami faiz oranlarının sene sonuna kadar arttırılmaması kararını da ayrıca açıkladı. Buna göre, TCMB’nin kredi ve kredi kartı faizlerinde mevcut seviyeleri iç talebi yavaşlatmak adına yeterli gördüğünü (ek artışlar istemediğini) söyleyebiliriz. TCMB bununla beraber Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemelerin ve parasal sıkılaşmanın (miktarsal sıkılaştırma kararlarının) devam edeceği mesajlarını vermeye devam ediyor. Buradan da, TCMB’nin mevduat faizlerinde artışların sürmesini istediği sonucunu çıkarabiliriz. Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde KKM hesapları için ZK oranlarına ve TL mevduat payına yönelik hedeflere ilişkin yeni güncellemeler görebileceğimizi düşünüyoruz.
Kaynak: Gedik Yatırım
www.ekonomigundemi.com.tr