20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir grup çocuğu ağırlayan DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Elif Esen, çocuklarla görüşmesinin ardından açıklamalarda bulundu.
Esen, Meclis’te çocuklarla yaptığı buluşma ile ilgili “Bu özel günde Milletin Evini onlara açmak, bu değerli günü onlarla geçirmek, meclisi gezdirmek ve ülkemiz için önemini onlara hissettirmek istedik. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bahçesini, binalarını onlarla birlikte gezdik, bir milletvekilinin görevleri nelerdir anlattık, gelecekte ülkeleri, kendileri ve toplumları için neler yapabileceklerini ifade ettik. Ayrıca Çocuk Hakları konusunda önemli çalışmalar yürüten akademisyen Dr. Aslıhan Öztezel oyun kartları ve oyunlar eşliğinde onlara haklarını içeren bilgileri eğlenceli yöntemlerle anlattı.” dedi.
“Bugün bir milat olacak” diyen Esen, bugünden itibaren çocukların haklarını daha çok konuşacaklarını, bu konuda Meclis temsilcilerini paydaş olmaya çağıracaklarını, daha çok çocuk konularını ele alacaklarını ve Meclis’in artık “Çocukların Meclisi” de olacağını ifade etti.
Türkiye’nin 22 milyon 738 bin 300 çocuk ile Avrupa Birliği üyesi ülkelerin hepsinden daha fazla çocuk nüfusuna sahip olduğunu belirten Esen şöyle konuştu:
“Çocukların insan onuruna yaraşır şartlarda, güven içinde yaşamaları devletlerin sorumluluğu ve görevidir. Çocukların üstün yararı gözetilerek iyilik hallerini geliştirmek, eğitim, sağlık, gelişim ve katılım haklarından yararlanabilmelerini temin etmek ve ülkelerine faydalı nitelikli bireyler olarak topluma kazanımlarını sağlayacak politika ve hizmetleri üretmek bu görevler arasındadır.”
“Gazze’de saatte ortalama 6 çocuk ve 4 kadın öldürülüyor”
Başta Gazze olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerinde ve ülkemizde çocukların yaşadığı zorluklara ve dramlara değinen Esen, toplantının düzenlendiği salondaki çocukların olumsuz etkilenmemesi amacıyla salondan çıkarılmasının ardından şu ifadeleri kullandı:
“Bugün biz buradayken Gazze’de bir insanlık dramı yaşanmaya devam ediyor. Saatte ortalama 6 çocuk ve 4 kadın öldürülüyor, 7 bebek bombalamalar arasında yaşanan vahşete gözlerini açıyor. Filistinli çocuklar tam anlamıyla bir çaresizlik yaşıyorlar. Yüzde 80’i hayatları boyunca yas ve travma hali içinde kalacak. Şu an okula gidemiyorlar, açlık ve susuzlukla mücadele ediyorlar, ailelerini kaybediyorlar, yaralanıyor ve ölüyorlar. Çaresizler.”
Çocukların sorunlarına yönelik çözümler
Esen, Türkiye’de yaşayan çocukların sorunlarının ardından, çözüm önerilerini de açıkladı:
“İlk önerimiz ‘Yerelde Çocuk Meclisleri’ kurulması. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni gezdik ve çocuklara anlattık. Gelecekte onların da burada milletvekili olarak görev alabileceklerini söyledik.
Öncelikle çocuk yoksulluğu ve yoksunluğuna yönelik koruyucu, önleyici çalışmalar hızla artırılmalıdır. Özellikle dezavantajlı yaşam sürdüren, sosyal desteklerle yaşayan hanelerdeki çocukların fiziksel, sosyal ve zihinsel gelişimlerini destekleyecek kültürel, sanatsal, bilimsel ve sportif faaliyetler yaygınlaştırılmalı ve erişilebilir olmalıdır.
Bu bakış açısıyla, çözümlerin uygulama kısmına yeterli önem ve öncelik verilmeli, yeterli imkan ve kadrolar sağlanmalı, çocuğun iyi olma hali sağlanmalıdır.
Çok disiplinli, bütüncül bir yaklaşımla çözüm ve politikalar geliştirilmeli, uygulanmalıdır. Akademi ve sivil toplum iş birliklerine açık olunmalı, destekleri alınmalıdır.
Az önce sizlere bahsettiğimiz risk grubunda yer alan tüm çocuklar için etkin koruyucu, önleyici tedbirler hızla alınmalıdır.
Çocuk adalet sistemi risk grubunda yer alan tüm çocuklar için güçlendirilmeli, etkinliği artırılmalıdır. Koruyucu, önleyici tedbirler, onarıcı ve geliştirici mekanizmalar ile güncellenmeli, risk takibini içeren bir yapıyla çocuğun üstün yararını güvence altına alabilmelidir.
Çocukların ve ebeveynlerin ihtiyaçları doğrultusunda psiko-sosyal destek hizmetlerinin etkinliği artırılmalı, riskli ve a-tipik gelişim gösteren çocuklara uygun gelişimsel izleme, yönlendirme ve müdahaleler yapılmalıdır.
Çocukların, sağlıklı gelişimlerini olumlu etkileyecek oyun ve dijital uygulamalar ile kitap, sosyal medya gibi yayın içerikler üretilmeli, aksi durumlardan koruyucu tedbirler alınmalıdır.
Erken dönem çocuk bakım, eğitim ve gelişimine yönelik hizmetlerin sunumu, erişilebilirliği ve niteliği artırılmalıdır.”
SANAYİ HABER AJANSI
www.ekonomigundemi.com.tr