Bakan Yerlikaya: “Afetlere karşı iş birliği yapmak bir tercih değil zaruret”

Bkan Yerlikaya'nın konuşmasından satır başları şöyle:

“Bakü’de bizleri, Ankara’da gibi hissettiren, Kardeş evinin, kendi evimizden farkı olmadığını bir kez daha yaşatan, Azerbaycan Cumhuriyeti Olağanüstü Haller Bakanı Sayın Kemaleddin Haydarov’a gönülden teşekkür ediyorum. Türk Devletleri Teşkilatı, İşte tam olarak, bu ‘kardeşlik’ kelimesinin karşılığıdır. Ve menfaatlere değil, ‘’Kardeşlik hukuku’’na dayanan bir oluşumdur. Bu teşkilat; Ele ele verdiğimizde, Ve birlik olduğumuzda, nasıl gücümüze güç kattığımızı, zor günlerimizde yaralarımızı, nasıl beraberce sardığımızı göstermiştir. Çünkü bizim birliğimiz, gücümüzdür! Hayata geçirdiğimiz her zirve ve toplantımız, Türk Dünyasındaki kurumsal birlikteliğin güçlenmesi sürecinde birer kilometre taşıdır.

1992 yılında Ankara’da, ‘Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi’nde temelleri atılan Teşkilatımız, Halkları Türk olan devletlerin, Türk Cumhuriyetleri’nin, bağımsız devlet anlayışlarının güçlenmesini, sosyoekonomik anlamda gelişmelerini ve bölge jeopolitiğinde, etkinliklerinin arttırılmasını hedeflemiştir. Siyasetten ekonomiye, Turizmden eğitime kadar 19 başlıkta iş birliği yapma kararı alan Teşkilatımız; 175 milyonu aşan nüfusu, 5 milyon metrekareye ulaşan yüzölçümü, 1,5 trilyon doları aşan Gayri Safi Yurtiçi Hasılasıyla Dünya siyasetinde büyük bir güç, Önemli bir denge unsurudur. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki o tarihi konuşmasında dile getirdiği gibi; ‘‘Dünya 5’ten büyüktür’’ sözünden yola çıkmış bir birlik anlayışıdır. Evet, dünya 5’ten büyüktür ve Teşkilatımız: Ülkemizle beraber üye olan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın, Gözlemci ülkelerimiz Macaristan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimizin sağladığı birliktelik ve iş birliğiyle dünyadaki yerini daha da güçlendirecektir.

Bugünkü toplantımızın da konusu olan, Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizması, 12 Kasım 2021 tarihinde İstanbul’da düzenlenen 8’nci zirvede, Ülkemizin teklifi üzerine gündeme gelmişti. Geçen yıl Aralık ayında da, Ankara’da gerçekleşen, Afet ve Acil Durum Yönetimi Birinci Bakanlar Toplantısı’nda, Doğal afetlerin etkilerini azaltmak ve iyileştirmeye katkıda bulunmak amacıyla, ortak arama, kurtarma ve iyileştirme çalışmaları yapmak için Afet Müdahale Birimi kurulması, müzakereye açılmıştı. Burada amaç, üye ve gözlemci devletlerde veya diğer devletlerde meydana gelebilecek afet ve acil durumlarda, önleme ve hazırlık, barınma, insani yardım, tıbbi yardım, acil durum haberleşmesi, can ve mal kurtarma gibi ihtiyaçların desteklenmesi amacıyla iş birliği ve koordinasyon görevi görecek bir mekanizma oluşturabilmekti.

Bizleri yasa boğan 6 Şubat depremleri sonrasında; Azerbaycan’ın girişimiyle 16 Mart 2023 tarihinde Ankara’da, “Afet- Acil Durum Yönetimi ve İnsani Yardım” temasıyla, ‘Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Olağanüstü Zirvesi’ gerçekleştirildi. Bu zirvede yayınlanan “Ankara Bildirisi”nde, “Türk Dünyası 2040 Vizyonu” doğrultusunda, teşkilatımız bölgesinde ve dünya genelinde doğal afetlerin önlenmesi, bunlara müdahale edilmesi için ikili ve çok taraflı iş birliğinin gerekliliği ve güçlendirilmesi vurgulandı.

Kazakistan’ın Türkistan şehrinde, 3 Kasım 2023 tarihinde düzenlenecek olan Türk Devletler Teşkilatı 10. Zirvesi'ne kadar, “Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizmasının Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın imzaya hazır hale getirilmesi talimatı verildiği kayıt altına alındı. İşte bu amaçla bugün, Türk Devletleri Teşkilatı Afet ve Acil Durum Yönetimi Bakanlar Toplantısı’nın ikincisinde; Afetler noktasında, zamanla yarıştığımızı unutmadan, Söz konusu anlaşma metninin, Bu toplantımızda İstişare ve ortak akılla nihayete erdirilmesini temenni ediyorum.

Afet Müdahale Birimi’nin ne kadar stratejik bir öneme sahip olduğunu, maalesef 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli yaşanan Asrın Felaketinde bir kez daha gördük. 7.7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler, 11 ilimizde, 101 ilçe ve 7 bin 964 mahallemizde büyük bir tahribata sebep oldu. 120 bin kilometre karelik bir alanda, aynı gün içerisinde ve kış şartlarında yaşanan bu iki büyük depremden, yaklaşık olarak 14 milyon insanımız etkilendi. Daha da acısı; 50 binden fazla insanımız Maalesef, bu depremlerde yaşamlarını yitirdiler. Evet, bu çok büyük bir acıydı. Hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Türkiye olarak, 6 Şubat sabahı saat 05:30’da, Dördüncü seviye alarm ile birlikte uluslararası yardım çağrısı yapmıştık. 103 ülkeden yardım teklifi geldi. Bu ülkelerin 90’ı tarafından arama kurtarma personeli ve sahra hastaneleri başta olmak üzere yardımlar, hızla ülkemize ulaştırıldı.

Türk Dünyası, ilk yardımımıza koşanlar arasındaydı. İşte, ‘’Acılar paylaşıldıkça azalır’’ anlayışının tam karşılığı buydu. Türk Devletleri Teşkilatındaki Siz kardeşlerimiz, Bizleri o zor günlerde yalnız bırakmadınız. Gönderdiğiniz 2 bin 841 arama-kurtarma ve sağlık personeli, 55 arama-kurtarma köpeği, birçok vatandaşımızın yeniden hayata tutunmasını sağladı. Azerbaycan’ın Kahramanmaraş’ta kurduğu 2 sahra hastanesinde bin 410 vatandaşımız, Özbekistan’ın Hatay Ovakent’e kurduğu sahra hastanesinde ise 888’i çocuk 3 bin 860 vatandaşımız tedavi gördü, Yaraları sarıldı. Ata yadigarı çadırlar Vatandaşlarımıza yuva oldu. Dar gününde yanında olanı asla unutmayan, Vefakar Milletimiz Sizlerin dualarını da, yardımlarınızı da döktüğünüz göz yaşlarını da asla unutmayacaktır! Sağ olunuz, var olunuz. Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın.

Böylesi büyük afetler, sadece yaşandığı bölgede değil, tüm dünyada derin hasarlar bırakıyor. Zira, afetler sadece yerel değil, küresel bir mesele haline geldi. İklim değişikliği gibi küresel faktörler, afetlerin daha fazla insana, ekonomiye ve ekosistemlere zarar vermesine neden oluyor. Bu nedenle afetlere karşı küresel düzeyde iş birliği yapmak bir tercih değil, zaruret. Teşkilat olarak Bu iş birliğini yapacağımıza inancım tam. Afetlerin önlenmesi ve afet sonrası müdahaleleri etkin bir şekilde sürdürmek için gerekli olan Afet Yönetim Sistemi hepimizin olmazsa olmazı rehberi. Bu anlayışı, kederde ve mutlulukta Bir arada olmayı bilen dost ve kardeş ülkeler olarak İnşallah hayata geçireceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle; Toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, Teşkilatımızın değerli katılımcılarına Katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Hepinizi bir kez daha sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Rabbim birliğimizi, kardeşliğimizi güçlendirerek, daim etsin.”

EKONOMİ GÜNDEMİ